Cüneyt Ülsever 18/12/2012 Odatv/Yurt Gazetesi
Ahmet
Altan’ın büyük bir romancı olduğu aşikardır. Cemaat ile AKP’nin arasına
karakedi girdikten sonra Altan’ın hızlı bir muhalif kesildiği de doğrudur.
Yasemin Çongar Washington D.C.’de Milliyet adına çok başarılı bir gazetecilik
örneği vermiştir. Ancak, aşağıya koyduğum belgeler de birer gerçektir.
1)ABD’nin en büyük radyo kanalı Ulusal Halk Radyosu’nda
(NPR), Taraf gazetesi ve “Balyoz Planı”üzerine bir program yayınlandı.
Cumhuriyet’ten Elçin Poyrazlar 02.07.2010 tarihinde şunları yazdı:
“Röportajı yapan gazeteci Julia Rooke, Çongar’ın sözlerini şu şekilde aktardı:
‘Taraf published the (Balyoz) documents. Çongar says they corroborated them as
best they could by talking to witnesses. She adds, the newspaper was egged on
by the prime minister and the head of state intelligence. (Taraf –Balyoz-
belgelerini yayımladı. Çongar tanıklarla konuşarak belgeleri ellerinden geldiği
kadar doğruladıklarını söylüyor. Gazetenin başbakan ve devlet istihbaratının
başı tarafından teşvik edildiğini de ekliyor.)”
Julia Rooke Çongar’dan
sonra bu radyo programı için benimle de konuşmuştu. Bana bir yönetici olarak
Çongar’ın okumadığı bir belgeyi yayınladığını açıkça itiraf ettiğini hayretler
içinde söylemişti. Başbakan ve MİT tarafından teşvik edilmenin ne anlama geldiğini
de sorguluyordu.
Çongar bunun dışında
kendilerine, ordu ve jandarma gibi kurumlardan istihbarat geldiğini de Rook’a
bildirmişti.
***
2)Aynı Yasemin Çongar New Yorker Muhabirine de “Bu belgeler gerçek dışı
olamayacak kadar detaylı” idi
(too detailed not to be real)” demiştir.(New Yorker-12.03.2012)
Bu mantığa göre Alexander Canduci’nin “The Greatest Lies in History” (Tarihteki En Büyük Yalanlar) adlı kitabı da çok detaylı (336 sayfa) olduğu için esasında gerçekleri yazar!
Bu mantığa göre Alexander Canduci’nin “The Greatest Lies in History” (Tarihteki En Büyük Yalanlar) adlı kitabı da çok detaylı (336 sayfa) olduğu için esasında gerçekleri yazar!
***
3)Mehmet Baransu’ya gazete önünde bavulla teslim edilen ve
sonradan içinden bir sürü tahrif edilmiş,yalanla doldurulmuş CD çıkan “Balyoz Belgeleri” için Ahmet Altan da şöyle yazmıştır:
“Bana yazı işlerindeki arkadaşlarımız CD’lerin üstündeki bilgileri gösterdiler, orada, o belgeleri kimin, ne zaman, nerede yazdığı açıkça görülüyor…. O CD’lerin üstündeki kayıtlar bütün belgelerin Birinci Ordu’da hazırlandığını kanıtlıyor” (Taraf-09.02.2010)
“Bana yazı işlerindeki arkadaşlarımız CD’lerin üstündeki bilgileri gösterdiler, orada, o belgeleri kimin, ne zaman, nerede yazdığı açıkça görülüyor…. O CD’lerin üstündeki kayıtlar bütün belgelerin Birinci Ordu’da hazırlandığını kanıtlıyor” (Taraf-09.02.2010)
Bu mantığa göre de ben kendisine Genelkurmay antetli bir
mektup yollasam, gazeteciliğin temel iç güdüsü “şüphe”ye hiç
başvurmadan Altan içindekileri anında “kanıt” kabul
edecek!
***
4)Gareth Jenkins adlı
bir Galli gazeteci bütün Ergenekon İddianemelerini okudu ve içinde yüzlerce
yanlış/hata yakaladı. Ahmet Altan’ın Jenkins’e tepkisi şu şekilde oldu:
“Bütünüyle doğru bir hikâyenin içinde bir ‘yanlış’ bulup, bu tek
yanlışla ‘aslında bütün hikâyenin yanlış’ olduğunu kanıtlamaya çalışıyorlar.” (Taraf-04.07.2009)
Ahmet Altan Ergenekon iddianamesinin “bütünü ile doğru” olduğunu daha 2009’da biliyordu!
Ayrıca Ahmet Altan’a göre insanların hayatı ile ilgili karar alırken “bir yanlış”ın önemi
yoktu. Altan, Jenkins’in bir değil, bir sürü yanlış bulduğunu ise tamamen göz
ardı ediyordu.
***
5)Altan ve Çongar’ın o tarih itibari ile yazı işleri müdürü
Yıldıray Övür’e göre ise alaturka davalarda “hatalar” olabilirdi,
kaldı ki Jenkins “Batılı Kemalist“ idi!
(Cüneyt Ülsever-Odatv-29.03.2012)
Yıldırım Övür bir yazısında Ergenekon Davaları’na bakan Mahkeme için de şunları yazabildi:
Yıldırım Övür bir yazısında Ergenekon Davaları’na bakan Mahkeme için de şunları yazabildi:
“Kimse Ergenekon
iddianamelerinin dikensiz gül bahçesi olduğunu iddia etmiyor. Binlerce sayfa
içinde mesnetsiz pek çok iddia ve yüzlerce şüpheli arasında mağdur edilmiş pek
çok kişi olduğu açık. Ama Türkiye şartlarında ve Türkiye adliye kültürü içinde
yürütülmeye çalışılan böylesine bir soruşturmanın sorunlu alanlarına yoğunlaşıp
büyük iddiaların karambole getirilmesi pek iyi niyetli bir değerlendirme biçimi
değil.” (Taraf-02.12.2009)
***
Yukarıda alıntıladığım yazılı metinler Hukuk’a Giriş
derslerinde “hukuk nasıl iğfal edilir” başlığı altında okutulmalıdır!
***
“Bir suçsuzu mahkum etmek, on suçluyu beraat ettirmekten daha
kötüdür.”(Voltaire)
“Kim bir hata veya bir günah işler de sonra onu bir suçsuzun
üzerine atarsa, muhakkak iftira etmiş ve apaçık bir günah yüklenmiş olur.” (KUR'AN: Nisâ Suresi;
Sure 4, Ayet 112)
***
Bu dönemi anlamak için
Taraf Gazetesi’nin soğukkanlı ama detaylı etüd etmek lazım.
Perşembe günü Mehmet Baransu ve Emre Uslu üzerinden Taraf Gazetesi hakkında yazmaya devam edeceğim.
Perşembe günü Mehmet Baransu ve Emre Uslu üzerinden Taraf Gazetesi hakkında yazmaya devam edeceğim.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder