12 Temmuz 2012

Kenan ile Tahsin Paşa'ya gizli merhamet

Avukatlar, 'sanıkların getirilmesi nedeniyle uğrayacakları zarardan rapor verenin sorumlu olacağı' konusunda ihtarda bulunulmasını talep etmiş.
Ezgi Başaran  Radikal
Hatırlayacaksınız; 12 Eylül’ü yargılıyoruz. Yavaş yavaş.
Fakat darbenin Türkiye’nin her yerine yayılmış sivil ve asker sorumlularını mahkeme önüne çıkarmak konusunda ‘sıkıntı’ var. Şöyle ki:
Kenan Evren ve Tahsin Şahinkaya’nın yargılandığı dava işin çekirdeği. Onun dışında 2 ayrı soruşturma yürütülüyor. MGK’dakilerden daha az yetkili dönemin sivil ve asker sorumlularını araştırıyor (meraklısı için soruşturma numarası: 2011/675). Evren ve Şahinkaya ana davasını çevreleyen birinci halka bu. İkincisi de 21 ilde yürütülen sistematik işkencecileri, işkenceyi yapanları ve emredenleri araştıran soruşturma (numarası: 2011/611). 
***
BİRİNCİ PROBLEM: İşkencecilerin saptanması için mağdurların savcılığa şikâyette bulunması gerekiyor. Tabii işkenceye uğradığını bir biçimde kanıtlayacak bilgi ve belgelerle. Bu başvuruların vahim derecede az olduğunu belirtmek isterim. Şimdiye kadar Devrimci 78’liler Federasyonu birtakım belgeleri savcılığa teslim etti. Ve federasyon üyesi 20 kadar kişi şikâyetçi oldu. Onun dışında kaydadeğer bir başvuru yok. Hele Diyarbakır’dan neredeyse hiç müşteki yok. Bu halde soruşturmanın tüm zalimleri kapsamayacağı gün gibi ortada.
İKİNCİ PROBLEM: Bir tarafta bu soruşturmalar, bir tarafta ana dava... Bu halkaların çok sıkı ve yakından takip edilmesi lazım ki Türk yargı uzayında küçük UFO’lar olarak dönüp durmasınlar. Ne var ki davaya müdahil olan avukatlar arasında ciddi bir koordinasyonsuzluk var. Kim kimin ne soracağını, neye dikkat çekeceğini bilmediğinden şimdiye kadar yargılamanın kapsamlı olmasını sağlamak yerine birbirlerinin laflarını tekrarlamakla yetindiler.

***
Sözünü ettiğim iki soruşturmanın davaya dönüşmesi için önce ana dava olan Kenan Evren-Tahsin Şahinkaya davasının sonuçlanması ve tabii bu iki askerin suçlu bulunması gerekiyor. Aksi halde diğer sorumlular ve işkenceciler mahkemeye çıkamayacak. İşte tam bu noktada...
ÜÇÜNCÜ PROBLEM: Davanın müdahil avukatlarından Ali Arif Cangı’nın da söylediği gibi “Devletin tüm kurumları el ele vermiş, sanıkları mahkemeye getirmemek için uğraşıyor”. Aaa ne kadar şaşırtıcı, devlet öyle şey yapar mı demediğinizi duyar gibiyim! Gaipten.
Biliyorsunuz, avukatları Evren ve Şahinkaya’nın sağlık durumları elvermediği için mahkemede ifade veremeyeceğini söylüyor. Adli Tıp’tan da bunu destekleyen iki rapor alınmış. Fakat raporu verenler askeri hastaneler. Bu durum, raporların gerçeği yansıttığı konusunda ciddi şüphe yaratıyor. Körler sağırlar birbirini raporlar. Müdahil avukatları bu tatlı ilişkiye itiraz edince, mahkeme eylülde yapılacak duruşmaya kadar paşaların üniversite hastanelerinden (Şahinkaya-Ankara Üniv., Evren-Marmara Üniv.) rapor getirmesini isteyerek kapandı.

***
Yani biz öyle sanmıştık. Meğer neymiş: Mahkeme, 4 Temmuz 2012’de Evren ve Şahinkaya’nın avukatları istedi diye duruşma açmış. Müdahil avukatlarına haber dahi vermeden. Niye? Paşaların sağlık raporuyla ilgili son derece cin bir fikri dinlemek için. Avukatlar demiş ki bizim paşalar bi daha muayene filan olmasın, askeri hastanenin verdiği raporu yorumlasın üniversitedeki doktorlar! Akla bakın. Bununla da bitmiyor. ‘Sanıkların adliyeye getirilmesi nedeniyle uğrayacakları bedensel zararlardan, mahkemeye getirilebilecekleri yönünde rapor verenlerin sorumlu olacağı’ konusunda ihtarda bulunulmasını talep etmişler. Yani gelmelerinde sakınca yoktur diyecek doktor çıkarsa sopayı yer! Mahkeme bir ihtar vermese de Evren ve Şahinkaya adliyeye gelirse sağlıkları nasıl etkilenir diye tespit edilmesini de istemiş. Gizli gizli açılan duruşmada aleni merhamet.

***
Bu merhametin ortada makul hiçbir sebep yokken tutuklu yargılanan, yargılanırken kanserle, akciğer yetmezliğiyle, astımla boğuşan, acıdan kıvranan ama kıytırık bir hastaneye bile sevk edilmeyen yüzlerce mahkûmdan niye esirgendiğini sormak hakkımız.
Bir de şunu: Biz bu 12 Eylül’ü gerçekten yargılıyor muyuz yoksa kenar süsü mü tasarlıyoruz?

İlgili diğer haberler

Hiç yorum yok: