AHMET MERİÇ ŞENYÜZ / BİRGÜN 02/11/2011
Hiçbir yasa, etik vs. dinlemeden yaptığı iftira dolu haberlerle, sürekli tazminata mahkûm olan, tazminatları ödeyemeyecek hale gelince, adresini, adını vs. değiştiren Yeni Akit (Vakit) yine İslamofaşist çizgisini konuşturdu. Gazetenin, “Her taşın altından o kadın çıkıyor” başlıklı dünkü manşet haberinde, Prof. Dr. Büşra Ersanlı, bırakın mahkemede suçlu bulunmayı henüz hakkında tutuklama kararı bile yokken suçlu ilan edildi. Bununla da kalmayan Yeni Akit, Ersanlı’nın eski eşinin Musevi olmasından tutun, kardeşinin Doğu Perinçek’in eski eşi olmasına kadar uzanan ve haberle alakası kurulamayan ‘ailevi’ ayrıntılarla, Ersanlı’yı linç etme gayretini sürdürdü.
HER İLLEGAL EYLEMDE VARMIŞ
Akit’in haberi şu spotla başlıyor: “İstanbul’da düzenlenen KCK operasyonlarında gözaltına alınan 50 kişi arasında yer alan Prof. Dr. Emine Büşra Ersanlı için başta BDP’liler olmak üzere belli kesimler ortalığı ayağa kaldırmıştı... Akit, o kadının, illegal her kuruluşun ve eylemin merkezinde yer aldığını ortaya çıkardı...” İnsan ister istemez merak ediyor; Ersanlı, ‘illegal her kuruluşun ve eylemin merkezinde yer almayı’ nasıl başardı diye… Karşımızda öyle bir ‘iki kimlikli terörist’ portresi var ki, hayretlere düşmemek mümkün değil. Hem her illegal kuruluş ve eylemin merkezinde yer alıyor, bir yandan da gayet yasal bir portre çizerek profesör oluyor, bir devlet üniversitesinde bölüm başkanlığına kadar yükseliyor. Akit’in spotundaki ‘o kadının’ vurgusu da dikkatten kaçacak gibi değil, erkeklerle ilgili yaptığı haberlerde “o adam, o erkek” gibi özel vurgulara ihtiyaç duymayan Akit’in “o kadın” vurgusu bu gazeteyi çıkaranların nasıl bir ruh haline sahip olduğunu da ortaya koyuyor.
SUÇ: TOPLUMSAL CİNSİYET DERSİ VERMEK
Bu girişten sonra Büşra Ersanlı’nın ‘suçlarına’ girizgâh yapılıyor. Yalnız haberin bu kısmı, spottaki iddianın yanında epey sönük kalıyor: “Operasyon düzenlenen BDP Siyaset Akademisi’nin, teröristbaşı Öcalan’ın talimatıyla, örgüte ideolojik anlamda yetişmiş kadrolar hazırlamak için kurulduğu ortaya çıktı. (…) Operasyonda gözaltına alınan isimlerden Prof.Dr. Emine Büşra Ersanlı’nın da bu sözde akademide ders verdiği saptandı. Savcılık, Ersanlı’nın örgüt yöneticisi yetiştirme müfredatında yer alan ‘toplumsal cinsiyetçilik’ dersini verdiğini tespit etti. Ersanlı, KCK derslerini İstanbul ve Van’daki siyaset akademilerinde vermiş.” Yani, Ersanlı’nın gözaltına alınmasına neden olan neymiş? Ersanlı, BDP’nin siyaset akademisinde ders vermiş. Ne dersi? Toplumsal cinsiyetçilik… Türkiye’deki hemen her, sosyal bilim bölümünün müfredatında yer alan bu dersi, yasal bir siyasal parti olan BDP’nin siyaset akademisinde vermek Ersanlı’yı ‘terör suçlusu’ ilan etmeye yetmiş. Ne diyelim artık klişe oldu ama ‘işte ileri demokrasi’… Acaba, Ersanlı’nın ‘toplumsal cinsiyetçilik’ dersi vermesi haberlerine ‘o kadın’ diye giriş yapmayı seven Akit’i ekstradan rahatsız etmiş olmasın?
SOROS’UN YAHUDİLİĞİ VE ERSANLI
Akit’in haberi, “Prof. Dr. Büşra Ersanlı kim?” bölümüyle devam ediyor: “Ersanlı’nın Yahudi asıllı spekülatör George Soros’un Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin kurucularından olduğu öğrenildi.” Akit, Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin (HYD) Soros’a mal ederken hangi kaynağa dayanıyor bilemiyoruz ancak Soros’un Yahudi asıllı olmasıyla, Ersanlı’nın HYD üyesi olması arasında nasıl bir bağlantı olduğunu ilk anda çözemiyoruz. (Bu arada Ersanlı’nın HYD’nin kurucusu olduğu bilgisi de doğru değil kurucuların listesi derneğin sitesinde mevcut) Derken, can alıcı cümle geliyor: “Eski eşi Lazare Cem Behar Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Teorisi Anabilim Dalı’nda da görev yapan Musevi bir tabip.” Nihayet mevzuya uyanıyoruz, Akit’in varmaya çalıştığı yer açık, okur kitlesinin anti-semitist eğilimlerini istismar ederek “İsrail-PKK bağlantısı” imâsını yaratmak.
VAKİT’İN ŞAHİDİ 12 MART ADALETİ
Vakit’in Ersanlı portesinin devamında Ersanlı’nın 1972’de 15 yıl ceza aldığı ve sonra afla dışarı çıktığı belirtiliyor. Vakit’in ‘terör’ faaliyeti olarak lanse etmeye çalıştığı ceza 12 Mart’ın hiçbir meşruiyeti olmayan mahkemeleri tarafından bakın hangi gerekçeyle verilmiş: “Hükümetin izni olmadan belli ideolojide veya yurtdışı destekli cemiyetleri kurmak ve işletmek.” Neymiş, Ersanlı 12 Mart mahkemeleri tarafından hükümetten izinsiz ‘cemiyet’ kurmaktan mahkûm olmuş. Bundan sonra gelen bilgi de tamamen mesnetsiz: “Diğer eski eşi iş adamı Mehmet Ali Zarifoğlu geçmişte TİKB örgütü mensubu olarak faaliyet gösterdiği için çeşitli tarihlerde gözaltına alınmış.” Zarifoğlu, Şafak bildirisi dağıtmaktan gözaltına alınmış, bunun TİKB adlı örgütle hiçbir bağlantısı bulunmuyor. Zaten Zarifoğlu’nun gözaltına alındığı yıllarda, TİKB diye bir örgü mevcut değil. TİKB’nin kurulduğu 1979 yılında, Zarifoğlu çoktan siyasetten kopmuş.
PKK-ERGENEKON BAĞLANTISI
Yandaş medyanın ısrarlı işlediği temalardan birini PKK (ya da KCK’nin) Ergenekon’la bağlantılı olduğu iddiası oluşturuyor. Vakit’e göre Prof. Ersanlı’nın yaşamöyküsü böyle bir bağlantıyı ısıtmaya uygun bir bağlantı veriyor olacak ki, haber şu ifadeyle son buluyor: “Ersanlı’nın ablası Fatma Sırma Evcan’ın da, İşçi Partisi Genel Başkanı ve halen Ergenekon davasında tutuklu yargılanan Doğu Perinçek’in eski eşi olduğu öğrenildi.”
ERSANLI’NIN SİCİLİ KALABALIK
Toparlarsak Akit gazetesine göre; BDP Siyaset Akademisi’nde ‘toplumsal cinsiyet’ verdiği için, eski eşi Musevi olduğu için, kendisi HYD üyesi olduğu için, birçok aydını mahkûm eden 12 Mart faşizminin mahkemelerinden ceza aldığı için, Perinçek’in 37 yıl önceki eşinin kız kardeşi olduğu için Ersanlı’nın sicili kabarık. İslamofaşist Akit gazetesi bu ‘suçlarından’ dolayı Ersanlı’yı ‘katli vacip’ ilan etmediği için şükretsek yeridir…
Yazının aslı: http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1320227639&year=2011&month=11&day=02
HER İLLEGAL EYLEMDE VARMIŞ
Akit’in haberi şu spotla başlıyor: “İstanbul’da düzenlenen KCK operasyonlarında gözaltına alınan 50 kişi arasında yer alan Prof. Dr. Emine Büşra Ersanlı için başta BDP’liler olmak üzere belli kesimler ortalığı ayağa kaldırmıştı... Akit, o kadının, illegal her kuruluşun ve eylemin merkezinde yer aldığını ortaya çıkardı...” İnsan ister istemez merak ediyor; Ersanlı, ‘illegal her kuruluşun ve eylemin merkezinde yer almayı’ nasıl başardı diye… Karşımızda öyle bir ‘iki kimlikli terörist’ portresi var ki, hayretlere düşmemek mümkün değil. Hem her illegal kuruluş ve eylemin merkezinde yer alıyor, bir yandan da gayet yasal bir portre çizerek profesör oluyor, bir devlet üniversitesinde bölüm başkanlığına kadar yükseliyor. Akit’in spotundaki ‘o kadının’ vurgusu da dikkatten kaçacak gibi değil, erkeklerle ilgili yaptığı haberlerde “o adam, o erkek” gibi özel vurgulara ihtiyaç duymayan Akit’in “o kadın” vurgusu bu gazeteyi çıkaranların nasıl bir ruh haline sahip olduğunu da ortaya koyuyor.
SUÇ: TOPLUMSAL CİNSİYET DERSİ VERMEK
Bu girişten sonra Büşra Ersanlı’nın ‘suçlarına’ girizgâh yapılıyor. Yalnız haberin bu kısmı, spottaki iddianın yanında epey sönük kalıyor: “Operasyon düzenlenen BDP Siyaset Akademisi’nin, teröristbaşı Öcalan’ın talimatıyla, örgüte ideolojik anlamda yetişmiş kadrolar hazırlamak için kurulduğu ortaya çıktı. (…) Operasyonda gözaltına alınan isimlerden Prof.Dr. Emine Büşra Ersanlı’nın da bu sözde akademide ders verdiği saptandı. Savcılık, Ersanlı’nın örgüt yöneticisi yetiştirme müfredatında yer alan ‘toplumsal cinsiyetçilik’ dersini verdiğini tespit etti. Ersanlı, KCK derslerini İstanbul ve Van’daki siyaset akademilerinde vermiş.” Yani, Ersanlı’nın gözaltına alınmasına neden olan neymiş? Ersanlı, BDP’nin siyaset akademisinde ders vermiş. Ne dersi? Toplumsal cinsiyetçilik… Türkiye’deki hemen her, sosyal bilim bölümünün müfredatında yer alan bu dersi, yasal bir siyasal parti olan BDP’nin siyaset akademisinde vermek Ersanlı’yı ‘terör suçlusu’ ilan etmeye yetmiş. Ne diyelim artık klişe oldu ama ‘işte ileri demokrasi’… Acaba, Ersanlı’nın ‘toplumsal cinsiyetçilik’ dersi vermesi haberlerine ‘o kadın’ diye giriş yapmayı seven Akit’i ekstradan rahatsız etmiş olmasın?
SOROS’UN YAHUDİLİĞİ VE ERSANLI
Akit’in haberi, “Prof. Dr. Büşra Ersanlı kim?” bölümüyle devam ediyor: “Ersanlı’nın Yahudi asıllı spekülatör George Soros’un Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin kurucularından olduğu öğrenildi.” Akit, Helsinki Yurttaşlar Derneği’nin (HYD) Soros’a mal ederken hangi kaynağa dayanıyor bilemiyoruz ancak Soros’un Yahudi asıllı olmasıyla, Ersanlı’nın HYD üyesi olması arasında nasıl bir bağlantı olduğunu ilk anda çözemiyoruz. (Bu arada Ersanlı’nın HYD’nin kurucusu olduğu bilgisi de doğru değil kurucuların listesi derneğin sitesinde mevcut) Derken, can alıcı cümle geliyor: “Eski eşi Lazare Cem Behar Boğaziçi Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi İktisat Teorisi Anabilim Dalı’nda da görev yapan Musevi bir tabip.” Nihayet mevzuya uyanıyoruz, Akit’in varmaya çalıştığı yer açık, okur kitlesinin anti-semitist eğilimlerini istismar ederek “İsrail-PKK bağlantısı” imâsını yaratmak.
VAKİT’İN ŞAHİDİ 12 MART ADALETİ
Vakit’in Ersanlı portesinin devamında Ersanlı’nın 1972’de 15 yıl ceza aldığı ve sonra afla dışarı çıktığı belirtiliyor. Vakit’in ‘terör’ faaliyeti olarak lanse etmeye çalıştığı ceza 12 Mart’ın hiçbir meşruiyeti olmayan mahkemeleri tarafından bakın hangi gerekçeyle verilmiş: “Hükümetin izni olmadan belli ideolojide veya yurtdışı destekli cemiyetleri kurmak ve işletmek.” Neymiş, Ersanlı 12 Mart mahkemeleri tarafından hükümetten izinsiz ‘cemiyet’ kurmaktan mahkûm olmuş. Bundan sonra gelen bilgi de tamamen mesnetsiz: “Diğer eski eşi iş adamı Mehmet Ali Zarifoğlu geçmişte TİKB örgütü mensubu olarak faaliyet gösterdiği için çeşitli tarihlerde gözaltına alınmış.” Zarifoğlu, Şafak bildirisi dağıtmaktan gözaltına alınmış, bunun TİKB adlı örgütle hiçbir bağlantısı bulunmuyor. Zaten Zarifoğlu’nun gözaltına alındığı yıllarda, TİKB diye bir örgü mevcut değil. TİKB’nin kurulduğu 1979 yılında, Zarifoğlu çoktan siyasetten kopmuş.
PKK-ERGENEKON BAĞLANTISI
Yandaş medyanın ısrarlı işlediği temalardan birini PKK (ya da KCK’nin) Ergenekon’la bağlantılı olduğu iddiası oluşturuyor. Vakit’e göre Prof. Ersanlı’nın yaşamöyküsü böyle bir bağlantıyı ısıtmaya uygun bir bağlantı veriyor olacak ki, haber şu ifadeyle son buluyor: “Ersanlı’nın ablası Fatma Sırma Evcan’ın da, İşçi Partisi Genel Başkanı ve halen Ergenekon davasında tutuklu yargılanan Doğu Perinçek’in eski eşi olduğu öğrenildi.”
ERSANLI’NIN SİCİLİ KALABALIK
Toparlarsak Akit gazetesine göre; BDP Siyaset Akademisi’nde ‘toplumsal cinsiyet’ verdiği için, eski eşi Musevi olduğu için, kendisi HYD üyesi olduğu için, birçok aydını mahkûm eden 12 Mart faşizminin mahkemelerinden ceza aldığı için, Perinçek’in 37 yıl önceki eşinin kız kardeşi olduğu için Ersanlı’nın sicili kabarık. İslamofaşist Akit gazetesi bu ‘suçlarından’ dolayı Ersanlı’yı ‘katli vacip’ ilan etmediği için şükretsek yeridir…
Yazının aslı: http://www.birgun.net/actuels_index.php?news_code=1320227639&year=2011&month=11&day=02
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder