6 Temmuz 2011

Deniz Feneri nasıl başladı, 3 yılda neler oldu?

T24- 06/07/2011
Almanya’nın en büyük bağış skandalı davası olan Deniz Feneri e. V. ile Türkiye’de üç yıl önce başlatılan ve yılan hikayesine dönen soruşturmada fazla ilerleme kaydedilmemişti. Türkiye’de Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın isminin ön plana çıktığına işaret edilen  Almanya’daki Deniz Feneri davasının gerekçeli kararında Zahid Akman, İsmail Karahan ve Harun Yoldaş’ın da sorumlu olduğu iddia edilmişti. 


Unutulmaya yüz tutan Deniz Feneri soruşturması, siyasetteki yemin krizi ve futbolda şike soruşturmasının gölgesinde yeniden gündeme geldi. Eski RTÜK Başkanı Zahid Akman ve Kanal 7'nin 3 yöneticisinin, Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı'nın talimatıyla gözaltına alındığı Deniz Feneri soruşturması aslında bir döneme damgasını vuran en önemli olaylardan biriydi. Yaklaşık 3 yıldır yürütülen Deniz Feneri soruşturmasında yaşananları Radikal gazetesinden Dinçer Gökçe 19 Nisan'da yayımlanan haberinde derlemişti.

İşte Deniz Feneri soruşturmasının 3 yıllık öyküsü:

Almanya’nın en büyük bağış skandalı davası olan Deniz Feneri e. V. ile ilgili Türkiye’de üç yıl önce açılan soruşturmada henüz dava açılmadı. Türkiye’nin en uzun süreli soruşturmalarından biri haline gelen Deniz Feneri ile ilgili Türkiye’de düğmeye Eylül 2008’de basıldı. Ankara Cumhuriyet Savcıları Nadir Türkaslan ve ekibinin yürüttüğü soruşturma ile ilgili gizlilik kararı bulunuyor.
Almanya’da ilki Eylül 2008’de karara bağlanan, şimdilerde ikinci soruşturması yürütülen Deniz Feneri davası 2008 yılı sonundan bu yana Türkiye’nin gündeminde.
Almanya’da 17 Eylül 2008’de karara bağlanan davada mahkeme tarafından üç dernek yöneticisi Mehmet Gürhan, Firdevsi Ermiş ve Mehmet Taşkan’ın hakkında suçu sabit görülmüş ve toplamda 10 yıl 5 ay hapis cezası vermişti. Deniz Feneri e.V’nin malvarlığı ise kamuya devredilmişti. Ancak Almanya’da yürütülen Deniz Feneri soruşturmasında asıl sorumluların Türkiye’de olduğuna ilişkin ciddi bulguların olduğu açıklanmıştı.
Toplam 41 milyon euro bağış toplandığı belirlenirken bu paranın, 17 milyon euro’luk kısmının Türkiye’ye gönderildiği belirlenmişti. Türkiye’ye gönderildiği tespit edilen paradan 8 milyon euroluk kısmın Türkiye’deki Deniz Feneri Derneği’ne aktarıldığı belirlenirken, kalan kısmının akıbeti ise belirlenememişti.

Ön plandaki isimler

Birinci Deniz Feneri e. V. davasının gerekçeli kararında olayın Türkiye boyutunun önemine vurgu yapılırken, asıl faillerin Türkiye’de olduğu vurgulanmıştı. Hapis cezası alan üç dernek yöneticisinin Almanya’da iş başında oldukları ancak tüm yönetim ve kontrolün Türkiye’den yapıldığı açıklanmıştı. Türkiye’de Kanal 7 Yönetim Kurulu Başkanı Zekeriya Karaman’ın isminin ön plana çıktığına işaret edilen gerekçeli kararda Zahid Akman, İsmail Karahan ve Harun Yoldaş’ın da sorumlu olduğu iddia edilmişti. Almanya’da şimdilerde ikinci bir soruşturma daha yürütülüyor. Zahid Akman ve Zekeriya Karaman’ın sanık olarak yargılandıkları ikinci davanın önemli konu başlıklarından birinin de Vakıfbank Frankfurt Şubesi’ndeki para hareketleri olacağı öğrenildi. Birinci soruşturmada da baskına uğrayan şubede ciddi miktarlarda para hareketleri belirlenmişti.
http://www.t24.com.tr/deniz-fenerinde-3-yilda-neler-oldu/haber/155006.aspx

Hiç yorum yok: